Bir Örnek Olarak Eskişehir

Eskişehir 1

Bir Örnek Olarak Eskişehir

Bir Örnek Olarak Eskişehir

Gürcan Banger

Facebook’ta paylaş
Twitter’da paylaş
Duygu Güncesi
Facebook’ta izle
Twitter’da izle
Sık Kullanılanlara Ekle

Toplumuzun özelliklerini taşıyan Anadolu kent modeli, onuncu yüzyılla birlikte doğudan gelen akınlarla oluşmaya başlar. Asya’nın içlerinden gelen göçmenler, oradan getirdikleri kültürle Anadolu’daki mevcut birikimi hamur ederek Anadolu kentini oluştururlar. Pek çoğunda yöneticilerin ve zenginlerin oturduğu bir yerleşim (kale vs) ve pazarın kurulduğu açık alan vardır.

Eskişehir

Eskişehir, Türklerin Anadolu’ya gelişinden bu yana her zaman bir savaş alanı olmuştur. Bu nedenle örneğin Konya ve Kayseri’de görülen yerleşim tarzı Eskişehir’de gözlenmez. Hatta ondokuzuncu yüzyılın sonlarına kadar Eskişehir’ hatırı sayılır bir kent yerleşimi dahi sayılamaz.

Geleneksel özelliklere sahip bir yerleşim olarak Eskişehir’in 2000’li yıllara kadar olan gelişimi, kendi kendine yavaşça büyümenin özgün örneklerinden birisini oluşturur. Yaşamı süresince değişik kırılmalar yaşamış olan Eskişehir, 20’nci yüzyılın son yıllarına kadar yağ damlasının kâğıdın üzerinde yavaşça ve aynı merkez etrafında büyümesi gibi kendiliğinden gelişir. Geçen yüzyılın son çeyreğinde ortaya çıkan bazı altyapı sorunlarının orta vadeli olarak çözülmesi dışında, kentte uygulanmış büyük ölçekli ciddi planlanmış bir proje neredeyse yoktur. Yapılmış olanın da neden o şekilde yapıldığına dair bir plan – program bulunmaz. Şehrin doğru öngörülü insanlarının başarısı olarak sayabileceğimiz Organize Sanayi Bölgesi bir yana bırakılırsa; Yirminci yüzyılın ikinci yarısında plansız, programsız ve en önemlisi vizyonsuz büyüme hızlansa da; görünen manzara, kendiliğinden büyümenin ötesine geçmez. Hatta kent rantından daha fazla yararlanmak adına yapılan bazı hatalı uygulamaların diyeti bugün hâlâ ödenmektedir.

Eskişehir 2

Bir Örnek Olarak Eskişehir

Dün ve Bugün

Eskişehir’in talihsizliklerinden birisi; bu kentin yöneticilerinin, geleneksel kentin yavaş tempolu büyümesine kendilerini alıştırmış olmalarıdır. Eskişehir’de hemen hemen hiçbir altyapı projesi gerekli vizyoner öngörülerle yapılmamış; ancak günün dayatan koşullarında gerçekleşmiştir. Kentin mekânsal kullanımının, elektrik dağıtım şebekesinin, içme ve kullanım suyu altyapısının, kanalizasyonun, trafiğin yıllardır bir sorunlar yumağı olarak sürmesinin nedeni başta yöneticiler olmak üzere şehirli âyanın öngörüsüzlüğüdür. Eskişehir’in bugün hallediliyor gibi görünen bazı sorunları ise gerçekte bugüne ait sorunlar olmayıp, yaklaşık 30-50 yıl önce öngörülüp gerçekleştirilmesi gereken sorunlardır.

2000’lerin başından bu yana Eskişehir, ülkenin en gözde cazibe merkezlerinden birisi haline geldi. Son birkaç yıldaki hızlı değişimin ana nedenlerinden birisi budur. Gözlenen hızlı değişimin olumlu getirileri yanında olumsuz yanları da olacağına hiç kuşku yok. Bugüne kadar İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Diyarbakır, Adana ve Mersin gibi kırdan kente sosyal göçün olumsuz faktörlerinden etkilenmeyen Eskişehir, önümüzdeki dönemde bu bağlamda yeni sosyal ve yapısal sorunlara aday görünüyor.

Eskişehir 3

Bir Örnek Olarak Eskişehir

Ağırlaşan Çevre

Günümüzde Trakya, İstanbul, Kocaeli ve Bursa gibi bölgelerin aşırı doluluğa ulaşması ve buralarda yatırım yapmanın artan birim maliyeti, Eskişehir’i yeni bir seçenek olarak gündeme getiriyor. Sayıları giderek artan yerli ve yabancı yatırımcının Eskişehir’e yönelmesi, bugünkü mevcut yönetim anlayışı ve kent altyapısı ile kısa ve orta vadeli gelecekte işlerin hayli zor olacağını gösteriyor.

Artık bir üniversite kenti olarak anılmaya başlayan Eskişehir’in konutlaşma ve mekânsal gelişim sürecindeki hızlı gelişimi, kenti ziyaret eden herkesin dikkatini çekiyor. Diğer yandan Organize Sanayi Bölgesi’ni ziyaret eden sanayici, yatırımcı ve değişik amaçlı ziyaretçiler gerek sanayi bölgesinin gerekse şehrin ivmeli gelişimini şaşkınlıkla ifade ediyorlar. Özel olarak kentsel altyapı açısından bakıldığında; gerek konutlar, gerekse sanayi olmak üzere Eskişehir’de ikili bir yeni ihtiyaç yapısı oluştuğu görülüyor. Bu ihtiyaç yapısı, 2000’lerin sonrasındaki Eskişehir’in ufku ile yakından ilgili.

Bugün Eskişehir ilinin toplam nüfusu yaklaşık 750 bin dolayında ve bu nüfusun yüzde 75’i kent merkezinde yaşıyor. Bu, nüfus yapısı olarak sık görülen bir durum değil. Diğer yandan; başta kent merkezi olmak üzere il nüfusunun beklenenin çok üstünde bir ivme ile önce 900 bine ve ardından bir milyona tırmanması beklenmeli. Bu yönelim kabul edildiğinde ve yatırımların yavaş gelişebildiği düşünüldüğünde; kentin ihtiyacı olan yapısal yatırımlarda daha şimdiden geç kalındığını söylemek şaşırtıcı olmamalı.

Eskişehir 4

Bir Örnek Olarak Eskişehir

Planlama Sorunları

Eskişehir’in ilk elde sıralanabilecek sorunları arasında stratejik planlama anlayışının gelişmemiş olması sayılabilir. Bu nedenle kentle ilgili gelişim planları yapılırken, çoğunlukla imar planlaması ile yetinilmekte, örneğin sanayinin gelişiminin yarattığı enerji, su, çevre koruma, ulaşım ve diğer altyapı ihtiyaçları yeterli ölçüde dikkate alınmamakta. Benzer biçimde hızlı konutlaşma sürecinde altyapı sorunları gerekli özenle planlama adımlarına dâhil edilmemekte. Kent yönetimlerinin birincil altyapı ihtiyaçlarına karşı duyarsızlığı, bugün kendini kent içi ulaşım, trafik ve enerji sorunlarının geldiği noktada ifade etmekte…

Eskişehir, bir üniversite kenti olduğu kadar yüksek nitelikli altyapıya sahip sanayi bölgeleri ile bir sanayi kenti olma özelliğine sahiptir. Kentin ürettiği katma değer içinde sanayinin payı artmakta. Önümüzdeki dönemde sınaî sektörlerin yeni yatırımlarla çok daha yüksek miktarlara baliğ olacağına hiç kuşku yok. Sadece Eskişehir açısından baktığımızda bile; böyle bir sanayi yapısının yüzde 75-80 oranında dışa bağımlı, belirsizliklere sahip ve stratejileri olmayan enerji altyapısı üzerine oturtulamayacağını kavrayabiliriz.

Eskişehir 5

Bir Örnek Olarak Eskişehir

Kentsel Yaşam

Önemli Avrupa kentlerine baktığımızda; bunların, sadece enerji sistemi bağlamında değil, tümüyle yeni türden bir kentsel yaşam tanımlayan ve buna uygun bir kentsel gelişim gerçekleştiren yerleşimler olduğunu gözlüyoruz. Her anlamda çevre ve doğaya değer veren, canlı yaşamının sürekliliğini sağlayacak olan temiz kentlere odaklanmış güneş kent projeleri hızla popüler hale geliyor.

Eskişehir açısından bakıldığında; söylenebilecek son söz, yöneticilerin kentin bir bütün olduğunu anlamaları ve kentin gelişimini buna uygun olarak planlamaları veya yönlendirmeleri gereğini söylemek olabilir. Kentteki pek çok eko-sistem de ihtiyacı olan çözümleri bu bağlamda bulacak.

Paylaş:

duyguguncesi hakkında

Gürcan Banger, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ mezunu. Elektrik yüksek mühendisi (opsiyonu bilgisayarlı denetim). Business philosopher. Halen iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak çalışıyor. Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net'te proje koordinatörüdür. Düzenli olarak bloglarında ( http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net ) yazıyor. Köşe ve dosya yazdığı gazete, dergi ve bloglar var.
Bu yazı Eskişehir, Kent ve Kentleşme kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir