Ar-Ge ve İşletme Ölçeği

Ar-Ge ve İşletme Ölçeği

Gürcan Banger

İş yaratmada, istihdamda ve ihracatta KOBİ’lerin önemini ve merkezi rolünü artık bilmeyen kalmadı. Buna karşılık bu işletmelerin kaynaklara erişim konusunda çektikleri sıkıntı tüm farkındalığa rağmen ekonomide yerleri ile çelişen bir durum oluşturmaya devam ediyor. Kaynaklara erişim ifadesi ile finansman, donanım altyapısı, kaliteli çalışanın bulunması ve kalıcılığının sağlanması, küresel ve ulusal pazarlarda katma değerli biçimde yer alma gibi konuların anlatıldığı açıktır. Konunun bir başka boyutu ise yenilikçi olmalarını, yüksek değerli ürün ve hizmet üreterek gelişmelerini sağlayacak olan ar-ge yapma potansiyeline erişmeleridir. KOBİ’ler kısıtlı finansman imkânları ve nitelikli insan istihdamında yaşadıkları sorunlar ile bir ar-ge merkezi (birimi) oluşturmanın maliyetleri nedeniyle ar-ge’den yeterince yararlanamıyorlar. Bu ihtiyacı tatmin etme amacına yönelik “sanal takım” olgusu KOBİ’yi yükseltecek bir seçenek olabilir.

Sanal takım nedir? Sanal sözcüğü etki ve sonuç olarak varlığı hissedilmekle birlikte maddi ve / veya fiziksel olarak var olmayanı ifade eder. Takım ise tek tek kişilerin yapabileceğinden daha etkili ve verimli çalışarak bir hedefi başarmak üzere bir araya gelmiş kişiler (örneğin çalışanlar) topluluğudur. Sanal ve takım sözcüklerini “sanal takım” olarak birleştirdiğimizde “Uzakta, ama birlikte çalışma” gibi bir tanım ortaya çıkar. Sanal takım coğrafya, mekân veya zaman olarak uzak olmalarına rağmen birlikte çalışan insan (çalışan) topluluğu anlamına gelir. Bir başka tanım ise belli bir hedefi gerçekleştirmek üzere teknoloji (örneğin bilişim, iletişim ve İnternet teknolojileri) sayesinde etkileşimde –dolayısıyla iletişimde– bulunabilen ve birlikte çalışan kişilerin oluşturduğu ağ şeklinde yapılabilir. Sanal takım çoğunlukla –bir projede olduğu– gibi sürelidir. Farklı yerlerde çalışan, çeşitli bilgi ve deneyim birikimi, beceri ve yeteneklere sahip kişilerden oluşur. Belli bir zaman süresi içinde belirlenmiş bir görevi yerine getirmeyi hedeflerler. Tüm zamanlarda uzakta olmayıp ihtiyaca göre bir araya geldikleri durumlar da olur.

Sanal takım; belli bir hedefi gerçekleştirmek üzere teknoloji (örneğin bilişim, iletişim ve İnternet teknolojileri) sayesinde etkileşimde bulunabilen ve birlikte çalışan kişilerin oluşturduğu ağdır.

Günümüzde pek çok ürün ve hizmet çoklu teknolojiye ihtiyaç duyuyor. Değer zincirinin başından sonuna kadar çok sayıda, farklı beceri ve yetkinlikler gerekiyor. Bu kadar imkânı bir araya getirebilen işletme sayısı çok fazla değil; ayrıca tüm maddi ve beşeri yetkinlikleri aynı kurumsal bünyede toplamak ekonomik de olmayabiliyor. Diğer yandan inovasyon çağdaş rekabetçi pazarda büyük veya küçük ayrımı yapmadan tüm işletmeler için yakıcı önemde olmayı sürdürüyor. Pazarın biteviye değişen yapısı ve gösterdiği hızlı farklılaşma ile pazara etkisi giderek artan müşteri profili inovasyonun önemini biraz öne çıkarıyor. KOBİ’lerin büyüyen pazar ve müşteri beklentilerini karşılama yeteneği her an daha fazla oranda inovasyon yetkinlikleri ile ilişkili hale geliyor. Günümüzün KOBİ’sinde inovasyon pazara ve müşteriye rekabetçi fiyatlarla yenilikçi ürün ve hizmet sunabilmek anlamına gelir. İnovasyon sürdürülebilir rekabet üstünlüğünün ve pazardaki zorluklar mücadele etmenin anahtar gücüdür. Bu bağlamda işletme ölçeğinden ve uzaklıktan bağımsız olarak küresel ve ulusal takımlar oluşturmak ve İnternet’in yeni imkânlarından yararlanmak tüm işletmeler için yeni fırsatlardır. Geçmişten bu yana bazı işletmelerin kullandığı sanal takım, yeni teknolojiler sayesinde artık ölçekten veya finansal göstergelerden bağımsız biçimde tüm işletmelerin yararlanabilecekleri bir imkândır.

İş kültürü hakkında birikimimiziz büyük bölümünü işletmelerde yapılan akademik ve kurumsal araştırmalar oluşturuyor. Bu araştırmalar sonrası elde edilen bazı bulgular –ve bunların yorumları– büyük firmaların küçük işletmelere göre daha yenilikçi (inovatif) olduğunu iddia ediyor. Özellikle bilişim – iletişim sektörlerinde büyüklerin küçüklere oranla daha yaratıcı olduklarını sergileyen araştırmalar var. Çok uluslu firmaların dağıtık (farklı yerlerde konuşlanmış) takımlar kullanımında bir artış gözleniyor. Diğer yandan işletme ölçeğinin inovasyona etkisinin (olumlu veya olumsuz) farklı etkilerini ortaya koyan çeşitli ulusal, bölgesel çalışmalar da var. Örneğin bazı büyük işletmeler inovasyon konusunda çok daha fazla yatırım imkânına sahip iken kendilerini daha az yenilikçi yapan pek çok engelle boğuşmak zorunda kalıyorlar. Bu durumda KOBİ’lerin esnek ve çevik yapıları, büyük ölçeklilerin inovasyon problemlerine çare olabileceklerine dair ipuçları veriyor.

Paylaş:

duyguguncesi hakkında

Gürcan Banger, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ mezunu. Elektrik yüksek mühendisi (opsiyonu bilgisayarlı denetim). Business philosopher. Halen iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak çalışıyor. Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net'te proje koordinatörüdür. Düzenli olarak bloglarında ( http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net ) yazıyor. Köşe ve dosya yazdığı gazete, dergi ve bloglar var.
Bu yazı Ar-Ge, İnovasyon - Yenilik, İşletme, Kobi, Sanallık, Takım - Takım çalışması kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir