Dönüşümcü Liderlik ve İşletmenin İnsanları
Gürcan Banger
Yeni teknolojiler ve pazarın değişen yapısı bir organizasyon olarak firmanın örgütsel değişime doğru itekliyor. Geleneksel departmanlara dayalı organizasyon şemasından ve pozisyon tanımlarından farklılaşan yeni bir yapılanmaya doğru gidişin örneklerini gözlüyoruz. Bu değişim sürecinde firmanın bazı departmanları yeni yapılanmadaki konumları ve fonksiyonları gereği departman olarak kalabilir. Diğer yandan yeni dönemde iş bazlı takımlar daha fazla öne çıkacak. Bu takımlarda farklı alanlarda uzmanlıkları olan çalışanlar yer alacak. Böylece başarılması gereken işin unsurları ilk elden iş sürecinin içinde yer alacak. Buna bağlı olarak takımın odaklanması da kendisine verilen hedefi başarmaktır. Bireysel performans yerine takımın bir bütün olarak performansı önde olacak. Hiç kuşkusuz; takım liderliği gerçek bir uygulama alanı haline gelecek. Takım liderliği yanında takımların birbirleri ile ilişkilerinin uyumlu hale getirilmesini sağlayacak yeni bir ‘ilişki liderliğinden‘ söz edebiliriz. Dolayısıyla böyle bakıldığında artık statik ve değişmez bir organizasyon şeması yerine dinamik takımlardan oluşan iç içe ağlar yapısı –yeni türden karmaşık bir organizasyon– oluşuyor.
Dönüşümcü Liderlik
1- takım liderliği, 2- ağlar arası ilişki liderliği, 3- dönüşümcü liderlik
İşletme kültürünü hedef alan değişim mühendisliğinin uygulamalarına ilişkin deneyimi incelediğimizde bu konuda başarılı sonuçlar alınmadığını görmek zor olmuyor. Çünkü işletme kültürü bir bütün olarak organizasyonel çalışmanın sonucunu oluşturuyor. Hâlbuki sonuç üzerinden giderek değişimi gerçekleştirmek mümkün değil. İşletme kültürü gibi bir sonuç gerçekleşen faaliyetlerin damlalar halinde birikimi ve bunların zaman içinde bütünleşmesi ile oluşuyor. Dolayısıyla kültürü değiştirmeye çalışmak yerine kültürün oluşumunda etkili olan yöntem, teknik ve araçları değiştirerek yola çıkmak daha uygun görünüyor. Bu değişimin sağlanması için dönüşümcü liderliği biraz farklı tanımlayarak onun vizyoner tasarımcı özelliğinde yararlanabiliriz.
Akıl Yetkinliği
Günümüzde ürün ve hizmetlerin Sanayi Çağı’nda olduğu gibi uzun ömürlü olmadığını öğrendik. Yeni teknolojiler sayesinde ürün ve hizmetlerin kopyalanması –tüm fikri mülkiyet korumalarına rağmen– çok daha kolay ve hızlı gerçekleşiyor. Dolayısıyla bir ürün veya hizmete odaklanarak (böyle bir dar uzmanlaşma ile) bir işletmenin uzun ömürlü olması da beklenen bir durum olmaktan çıktı. Bir işletmenin sürdürülebilir olması, değişimi ve inovasyonu kendi içsel özelliklerinden birisi haline getirmesi ile mümkün olabilir. Bu da işletmenin temel yetkinliğinin neden ‘akıl’ olması gerektiğini açıklıyor.
Günümüz işletmesi diğerlerinden ‘akıl yetkinliği’ ile farklılaşmak zorundadır. Akıl yetkinliğini işler halde tutmak içinde yukarıda sözünü ettiğim dinamik örgütsel yapı bir zorunluluk olarak görünüyor. Akıl yetkinliğinin önemli bir parçası ise yeni iş modelini, sistemi ve altyapıyı kuracak (kurulmasına önayak olacak) dönüşümcü liderliktir.