Endüstri 4.0 ve Akıllı Fabrika – 3
Gürcan Banger
20’nci yüzyılın son çeyreğinden başlayarak sanayiyi ciddi ölçülerde etkileyecek teknolojik yenileşme ve gelişmeler gerçekleşti. Bilimsel ilerlemenin iten gücüyle ve teknolojilerin birbirleri ile eklemlenmesiyle daha yeni ve karmaşık teknolojilerin ortaya çıkacağından kuşku duymuyoruz. Endüstri 4.0, endüstriyel internet veya Internet+ gibi isimlendirilen bu olguların bir sanayi devriminin (Dördüncü Sanayi Devrimi’nin) ancak şafağı olduğunu söyleyebiliriz. İş – işletme dünyası ve sanayiye odaklanarak baktığımızda; bu gelişimin ana fikri, –pek çoğunu insanlar olarak kendimizin yarattığı– bazı küresel problem ve meydan okumalarla mücadele edebilmek için sanayiyi iyileştirmesi muhtemel teknik gelişmelerden yararlanabilmektir. Bu amacı gerçekleştirmek üzere geleneksel işletme ve fabrika olgusunu nasıl akıllı hale dönüştürebiliriz?
Arka Plan
Bilimin, teknolojinin ve sanayinin hedeflerinden birisi toplum ve birey boyutunda yaşam kalitesini yükseltmektir. Böyle bir hedef pek çok alt bileşen içerir. Sanayi bunlardan bazılarını gerçekleştirmek üzere bilimin ve teknolojinin geliştirdiği yeniliğin sonuçlarından yararlanmaya çalışır. Buharın üretim amaçlı kullanılmasıyla başlayan, günümüzde ise bilişim ve iletişim teknolojileri ile zirve yapan sanayi devrimleri ile yaşadığımız, bu sıçramalı süreçlerdir. Bu akış içerisinde sanayi insanlara özelleştirilmiş, daha nitelikli ürün ve hizmetler sunarak daha iyi yaşam şartları oluşturmayı hedefliyor. Gelişmelerin çalışanlara önceki dönemlere oranla daha kaliteli çalışma ortamı ve şartları sağlaması da beklentiler arasındadır.
Ne yazık ki, teknolojik gelişmelerin görkemi bugün geldiğimiz noktada bazı gerçekleri görmemizi engellemiyor. Yaşam çevresini koruma konusundaki tüm girişimlere ve çabalara rağmen mevcut üretim zihniyeti hâlâ sürdürülebilir değildir. Çevre kirlenmesi, küresel ısınma, canlı ve cansız yaşam çevresinin yok edilmesine küresel ölçekte sanayinin yaptığı olumsuz etkiler devam ediyor. Petrol, kömür, su gibi gibi bazı yenilenemez doğal kaynakları yok etmeye devam ediyoruz. Gelecekte bu tür kaynaklara daha verimli ve etkili kullanım için ihtiyaç duyduğumuzda çoktan neredeyse tümünü yok etmiş olacağız. Dünyanın farklı ekonomilerine göz attığımızda üretimin en değerli faktörü olan insanın da heba edilenler arasında yer aldığını içimiz acıyarak izliyoruz.
Sürdürülebilirlik ve kaliteli yaşam adına ‘bir şeylerin’ yapılması gereği karşımızda duruyor. Geleneksel sanayi anlayışında kökten bir değişime ihtiyaç var. Endüstri 4.0 olgusu sanayi açısından böyle radikal bir değişim için uygun zemin olabilir mi? Endüstri 4.0; bilişim ve iletişim alanlarındaki gelişmeler, otomasyon, sensor (veri toplama) ve paylaşma ile üretim teknolojilerindeki yeni yaklaşımları birbirine eklemlenmiş bir bütünsellik ile ele alan bir kavramı ifade ediyor. Endüstri 4.0; çağdaş teknolojilerle değer zincirinin yeni türden bütünleşmesi anlamına gelir. Bu bütünleşme içinde gerçek ve sanal sistemler bilişim, Nesnelerin İnterneti ile çoğalıp çeşitlenen İnternet servisleri önemli bir yer tutuyor. Endüstri 4.0; bilişim, iletişim, İnternet, sensor (veri toplama), otomasyon, yapay zekâ ve robotik teknolojilerinin üretim süreçlerini yoğun biçimde etkilemesi ve dönüştürmesi ile ortaya çıkan yeni bir durumdur.
Endüstri 4.0’ın ana (çekirdek) fikri, yukarıda isimleri anılan, yeni ve yükselmekte olan enformasyon teknolojilerini Nesnelerin İnterneti’ni ve ilgili hizmetleri gerçekleştirmek amacıyla kullanmaktır. Bu kavrama endüstriyel internet isminin verilmesinin nedeni de budur. Bu sayede iş ve mühendislik süreçlerinin bir yandan yüksek kalite ve düşük maliyeti sağlarken, diğer yandan da esnek, verimli ve sürdürülebilir şekilde üretim yapması mümkün olacaktır.