Gürcan Banger
Son zamanlarda Eskişehir’in termal su zenginliği gene gündemi kaybetmiş gibi görünüyor. Termal zenginlikler açısından iyi tanınan bazı bölge ve yöreler kadar çeşitliliğe sahip olmasa da; Eskişehir, Dünyanın içinden bir akarsu geçen ve merkezinde termal kaynak bulunan nadir kentlerinden birisidir. Dolayısıyla Eskişehir’in turizm karmasının unsurlarından birisi termal zenginlik olmak durumundadır. Zengin var olmasına var ama değerlendirilmesinde “Su akar, Türk bakar” mantığı sürüp gidiyor.
Ulusal ve bölgesel ölçekte termal kaynakları ve kullanımını hatırlayarak başlayalım. Türkiye’de turizm sektörü, önemli ölçüde kıyı ve ören yeri turizmi üzerine kurulmuştur. Alternatif turizm türlerini içine alan ürün ve hizmet karmaları oldukça yenidir. Diğer yandan; şifalı sıcak ve soğuk maden suyu tedavilerini de içine alan sağlık turizmi son yılların yükselen değerleri arasına girmiş durumda. Bu nedenle; termal maden sularının iyileştirici ve düzenleyici etkileri konusunda giderek daha çok bilimsel araştırma yapılırken turizmin bu sektörü, girişimci ve yatırımcıların ilgisini çekiyor.
Türkiye’nin bir deprem kuşağı üzerinde olması, termal su kaynakları yönünden zengin olmasını sağlıyor. Bu nedenle ülkemizde pek çok yöre yer altı ve yer üstü su zenginlikleri ile bir ‘su kenti’ özelliğine sahip. Yörelerimiz insan sağlığı yanında iç ve dış turizm faktörleri açısından su kenti olma özelliklerini ekonomik, turistik, çevresel ve toplumsal olarak değerlendirmeli.
Gözlemler ve sorunlar
Yerel termal su kaynaklarımızla ilgili değerlendirme önerilerine geçmeden önce; Türkiye’de genel olarak ilgi ve çözüm bekleyen bazı gözlem ve sorunlardan söz edelim:
Termal su kaynaklarımızın pek çoğunda bilimsel ve teknik çalışmaların yapılmış olmasına rağmen koruma yönlü çalışmalarda eksiklikler ve zaaflar bulunmakta. Pek çok yörede analiz çalışmalarının yenilenmesi gerekiyor. Kaplıca / hamam vb. biçimlerde değerlendirilen termal kaynakların bir bölümünde hijyen önlemleri yeterli değil. Tıbbi denetimlerin yeterli ve sürekli gerçekleştirilmesinde sorunlar ve zaaflar var. Var olan termal su tesislerinde tıbbi donanım ve kolaylıklar yönünden eksiklikler bulunmakta. Söz konusu tesislerin pek çoğunda uzman doktor ve tıp personeli ile uygun destek elemanı (tıbbi ekoloji uzmanı, hidroklimatoloji uzamanı, diyetisyen, psikolog, hemşire vb.) eksiği var. Sağlık (balneoterapi) uygulamalarında çeşit ve kür yönünden eksiklikler bulunuyor. Hastalığın, doğru termal kaynak ile buluşturulmasında zayıflıklar bulunmakta. Hastalar, doğru kaynağı uzman önerileri ile değil, kulaktan dolma bilgilerle bulmaya çalışıyorlar. Kür uygulama sürelerinde uygunsuzluklar bulunmakta. Kür uygulamalarında çağdaş yöntemler yerine geleneksel yaklaşımlar kullanılıyor. Termalizmin diğer kültürel ve sosyal unsurlarla birleşmesinde sorunlar var.
Ne yapılmalı?
Termal bölgelerimizin, dolayısıyla Eskişehir’in şifalı su zenginliğini değerlendirmek üzere geliştirilen bazı etkinlik, girişim ve yatırım önerileri ile bazı iş fikirleri tartışılıp geliştirilebilir:
Eskişehir’de termal su projelerini de içeren bilgi-proje birikimi ile bilim-iş örgütlenmesini hızlandırmak üzere üniversiteler ve kamu katılımı ile sivil bir “ekonomik sosyal araştırmalar merkezi” kurulmalı. Bu merkezde il yüzeyine yayılmış termal suları da içerecek biçimde envanter çalışmalarının yapılması sağlanmalı, yeni çalışmalar teşvik edilmeli ve yapılmış çalışmaların yayınlanması imkânı yaratılmalı.
Yörelerde, yerinde ve/veya taşınarak daha iyi değerlendirilebilmesi için yeni imar planı da dikkate alınarak yüksek nitelikli ve konaklama olanakları ile donanmış termal tesis projelerinin gerçekleştirilmesi koşulları zorlanmalı. Girişimci, yatırımcı ve mülk sahiplerinin bu konuda bilgilendirilmesi, özendirilmesi sağlanmalı. Termal proje yatırımında bulunabilecek hedef girişimci ve yatırımcılara yönelik (tanıtım, bilgilendirme, yönlendirme türünde) paket ve nokta programlar uygulanmalı.
Yurt içi ve yurt dışı danışmanlık kuruluşlarından termal projelendirme konularında destek ve danışmanlık hizmeti alınmalı. İl/yöre yüzeyine yayılmış olarak bulunan termal maden sularının önem ve öncelik sırası da dikkate alınarak yeniden fiziksel, kimyasal analiz ve tıbbi değerlendirmelerinin yapılması, böylece (yer altı hareketleri nedeniyle değişmiş olabilecek) envantere ilişkin bilgilerin yenilenmesi sağlanmalı.
Yörelerde yeni termal kaynaklar bulunması, var olanların debi ve kalitelerinin iyileştirilmesi için arama, inceleme ve araştırma çalışmaları yapılmalı. Bu konuda başta valilikler olmak üzere yerel yönetimler ve ilgili sivil kuruluşlar seferber olmalı. MTA, yerel su kanalizasyon idareleri, üniversitelerin ilgili bölümleri gibi kuruluşların bu yönlü hareketlenmeleri için çalışmalar yapılmalı. Yeni deprem haritaları uyarınca; sıcak su kaynaklarının aktif faylar ve yer üstü suları ile ilişkileri dikkate alınarak yeni sondaj çalışmaları yapılmalı. Diğer yandan Kızılinler’de yapılan başarılı olmuş kaynak bulma çalışmalarını hızla yatırımla buluşturmak gerekiyor. Bu ihtiyaç, Eskişehir’in bir ‘sağlık kenti’ olma vizyonuna da uyuyor.
Genelde “kent turizmi” kavramına uygun olarak yöre turizminin, özelde sağlık turizminin özendirme, yönlendirme ve eşgüdümünü sağlamak üzere il temelinde “Tanıtım Konseyi” oluşturulmalı. Turizm işletmeci ve girişimcilerinin yasal mevzuat, kredi imkânları ve değerlendirilebilecek termal turizm potansiyeli konularında bilgilenmeleri sağlanmalı. İlgili resmi mevzuatın derli toplu basımı sağlanmalı; girişimci ve yatırımcı olmaya aday kişi ve firmalara adı geçen konularda eğitim alma olanakları yaratılmalı.
Termalizm vizyonuna ışık tutacak biçimde seminer, konferans ve panel türünde çalışmalar yapılmalı. Yerel seminerlere bilim, tıp ve iş dünyasının katılımı ile önce ulusal, daha sonra uluslar arası boyutlara ulaşması sağlanmalı. Yerel tıp fakülteleri ve sayıları giderek artan hastanelerin desteği ve katkılarıyla sağlık turizmi ve termal sıcak sularla tedavi konusunda ulusal ve uluslar arası atölye çalışmaları yapılmalı.
Turizm acentaları ile turist rehberlerinin söz konusu yörenin şifalı sıcak suları konusunda bilgilenmeleri yönünde çalışmalar yapılmalı. Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdürlüğü, yerel yönetimler ve üniversitelerin katkılarıyla konu olarak sıcak su zenginliklerini de içerecek biçimde turizme yönelik kurs, sertifika programı ve eğitimler düzenlenmeli; basılı ve görsel yayınlar üretilmeli.
İlköğretim okullarından başlamak üzere söz konusu yörenin termal olanaklarının öğrenciler tarafından bilinmesi sağlanmalı. Okullarda termal kaynakları değerlendirmeye yönelik yaklaşımları hedefleyen kompozisyon, makale ve resim yarışmaları açılabilir. Yerel kültür-sanat festivalleri bağlamında termal turizm fikrinin de işlenmesi ve tanıtılması gündeme alınabilir.
Eğer bölgenin bilimsel / teknolojik / akademik / tıp potansiyeli uygunsa (-ki Eskişehir bu açıdan uygundur) kongre turizmi fikrinin, sağlık turizmi ile birleştirilebilmesi için var olan termal tesislerin kullanılma yolları araştırılmalı. Sivil toplum kuruluşları söz konusu potansiyel ve tesisleri üyelerine tanıtmak üzere kongre, konferans ve festival türü etkinliklerini bu bölge ve tesislerde yapmaya özen göstermeli. Yerelde hazırlanıp yayımlanan İnternet sitelerinde şifalı sıcak sular konusunun da yer alması sağlanmalı. Bu konuda adı geçen sitelerin yöneticileri ile iletişime geçilmeli; site geliştiricilerin ihtiyacı olan yazılı ve görsel malzeme ile desteklenmeleri sağlanmalı.
Bölgedeki termal potansiyelin ülke çapında ve uluslar arası düzeyde pazarlanabilmesi için uygun bir pazarlama programı belirlenip gerekli çalışmalar yapılmalı. Değişik talepleri olan turistik termal hizmet müşterilerinin ihtiyaçlarının karşılanması için termal ürün çeşitliliğini sağlayacak çalışmalar yapılmalı. Bu çalışmalardaki ürün ve hizmetlerin, “kent turizmi” bağlamında diğer turistik (tarihsel, kültürel vb.) karmalar ile birlikte değerlendirilmesi göz önünde bulundurulmalı. Termal turizm hizmetlerinin spor, dinlenme, eğlence ve kültürel etkinlikler gibi diğer rekreasyon öğeleri ile birleştirilerek yeni hizmetler üretilmesi konusunda çalışmalar yapılmalı. Eskişehir termal potansiyeline uygun kür / tedavi türleri araştırılmalı ve modellenmeli.
Termal turizm işletmesinin öğeleri olan reklam, satış geliştirme ve halkla ilişkiler konusunda programlı çalışmalar yapılmalı. Bu konularda turizm işletmelerinin yeni eğitimler almaları teşvik edilmeli. Başta termalizm olmak üzere Eskişehir-Afyon-Kütahya gibi illere yayılmış olan yerel potansiyel bir yarışma öğesi olmaktan çok, bir ortaklık konusu olarak değerlendirilmeli. Bölgesel alan (havza) fikrini geliştirmelidir. Eskişehir olarak diğer illerle birlikte termalizmi de içeren bölgesel proje ve programlar geliştirebilir. Bu bağlamda illerdeki resmi ve sivil kuruluşlar (meslek odaları) bölgesel koordinasyon amacıyla bir araya gelmeyi düşünmeli.
İş çok…
Yapılacak çok iş var. Ama önce plan, sonra örgütlenme, ardından program ve bütçe, devamla uygulama ve izleme gerekiyor.