Eskişehir’de Sürdürülebilir Turizm Ekonomisi

Eskişehir’de Sürdürülebilir Turizm Ekonomisi

Gürcan Banger

1980’li yıllarda gelişmiş Batı ülkelerinde imalat endüstrilerinin Uzakdoğu ülkelerine kaçmaya başlamaları ile birlikte turizm ekonomisine olan ilgi yoğunlaştı. Yerel yönetimler ihtiyaçlarını karşılayacak gelirleri yaratmak için kent turizmi konusuna odaklandılar. Küreselleşmenin etkilenmeye başladığı bu dönem bir yandan kentleri öne çıkarırken diğer yandan kentler açısından turizm gelirlerinin artmasına yol açtı. Kent turizminin yükseliş yönelimi içinde bazı yerleşimler kendilerini iş dünyasının, kimileri sanatın ve özellikle edebiyatın, adlarını artık ezberlediğimiz bazı şehirler ise eğlencenin merkezi olarak konumlandırdılar. Tarih ve kültür ise tüm zamanlarda olduğu gibi 1980 sonrasındaki dönemde de turizmin vazgeçilmez unsurlarından oldu. Gene bu bağlamda sağlık, spor, kongre ve fuar gibi etkinliklerle öne çıkan yerleşim merkezlerini saymamız mümkün.

Kent turizmi açısından Batı kentlerinin yükseldiği bu süreçte Frig Vadileri’ni kast ederek “Üç tane kaya parçasını görmeye kim gelsin?” diyen yerel kurum ve kuruluş yöneticilerimiz olduğunu hatırlıyoruz. Hâlâ Eskişehir’in tarihi ve kültürel varlıkları turizm açısından tam olarak değerlendirilemese de; kent turizmi konusunda kimi eski takıntıları aşmış görünüyoruz. Odunpazarı geleneksel yerleşimi imkânının ekonomik katma değer olarak gündeme gelmesiyle birlikte Eskişehir, kent turizmi alanında adımlar atmaya başladı. Şimdilerde kentin yerel yöneticilerinin önünde, kentsel turizm karmasını çeşitlendirecek yeni unsurların bulunması ve değerlendirilmesi görevi duruyor.

Günübirlik Turizm
Odunpazarı semtinde gerçekleştirilen konutların yüzey iyileştirmeleri önemli bir atılım dayanağı oldu. Kentin değişik noktalarında oluşturulan yeşil alanlı parklar, kent merkezinde (estetik kalitesi tartışılır olsa da) kent mobilyaları, Porsuk Çayı çevresinin daha düzenli hale getirilmesi, eğlence yerleri ile AVM’lerin açılması ve eskiye oranla tanıtıma biraz daha fazla önem verilmesi Eskişehir’i günübirlik turizm açısından ilgi noktası haline getirdi. Kentteki iki üniversitede eğitim gören öğrencilerin aileleri günübirlik turizmin öncüleri oldular. Bahar ve yaz aylarında günlük turlar için Eskişehir’i ziyaret eden kişi sayısında ciddi artış gerçekleşti.

Günübirlik turizmin Eskişehir’e ne getirdiğini ölçmemiz gerekiyor. Bu konuda üniversitelerin tez ve araştırma projeleri yararlı olabilir. Ama kesin olan bir husus var ki; bir günlük turizm üzerine kurgulanmış bir ekonomi ile kente gerçek anlamda katkı sağlayacak katma değer yaratmak mümkün değil. Günübirlik turizm, bir kent açısından çölde görülen bir serap gibi görünüyor. Heyecanla ona doğru koşuyorsun ama sonunda her şeyin bir hayalden (yanılsamadan) ibaret olduğunu fark ediyorsun. Söz konusu ettiğimiz hangi şehir olursa olsun; turist olarak bir günde gezmeyi başardığınız ve sizi çeken başka cazibelerin bir yerleşime yüzlerce kilometre uzaktan ikinci veya üçüncü kez neden gelesiniz ki?

Ne Yapılmalı?
Eğer Eskişehir’in yarattığı ekonomik katma değer içinde kent turizminin payı olacaksa (böyle bir niyet beyan ediyorsak) işlememiz gereken strateji belirlenmiş demektir: Günübirlik turizmi daha uzun süreli hale getirmek… Şu an mevcut olan turizm ürün ve hizmetleri bir günden uzun süreli turizmi destekler nitelikte görünmüyor. Dolayısıyla bir stratejik eylem planına ihtiyacımız var.

Hiç kuşkusuz; yukarıda dile getirdiğim stratejiyi bir uygulanabilir stratejik eylem planı haline getirmek sabahtan akşama yapılabilecek bir iş değil. Ama Eskişehir’in 2013 Kültür Başkenti ilan edilmesi bu konu için bir motivasyon ve hareketlenme vesilesi olabilir.

Paylaş:

duyguguncesi hakkında

GÜRCAN BANGER, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunudur. Aynı bölümde yüksek lisans çalışması yaptı. Elektrik yüksek mühendisi. Kamuda mühendislik hizmetleri yapmanın yanında bilişim donanımı ve yazılımı, elektronik, eğitim sektörlerinde işletmeler kurdu, yönetti. Meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptı. 2005’ten bu yana bazı büyük sanayi şirketleri de dâhil olmak üzere çeşitli kuruluşlarda iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik, stratejik planlama, Endüstri 4.0 gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak hizmet sunuyor. Üniversitelerde kısmi zamanlı ders veriyor. Halen Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net danışmanlık ve eğitim firmasında proje koordinatörüdür. Kendini “business philosopher” olarak tanımlıyor. Düzenli olarak bloglarında (http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net) yazıyor. Değişik konularda yayınlanmış kitapları var. Çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yazıları yayınlanıyor.
Bu yazı Ekonomi, Eskişehir, Kent, Kent markası, Kent ve Kentleşme, Turizm kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir