Günübirlik Turizm ile Olmaz…
Gürcan Banger
Türkiye’nin en kaliteli ekonomi ve iş dünyası yayın organlarından birisi olan Dünya Gazetesi’nin 10 Mayıs 2013 tarihli sayısında (onuncu sayfada) Melih Kocagil imzalı önemli bulduğum bir haber var: “Beypazarı kaybettiği turistik ilgiyi arıyor”. Bazı alıntıları aşağıda aktaracağım haberin içeriği kent turizmi açısından değerli ipuçları içeriyor.
Haberden bir bölüm: “Beypazarı son yıllarda turistik atakla adını duyurmuş, kenti ziyaret eden turist sayısı 300-400 binlere kadar ulaşmıştı. Ancak Beypazarı bu ilginin meyvelerini toplayamadan kan kaybetmeye başladı. İlçeye gelen ziyaretçi sayısı azaldı. Yabancı turist gelmez oldu. … Beypazarı esnafı da ilçede turizm atmosferinin düştüğünü kabul ediyor.”
Beypazarı esnafı durumdan şikâyetçi: “Turizm sezonunun başlangıcı ve bitişinde festivaller düzenlenebilir. Biraz profesyonel olmaya ihtiyacımız var. Altyapı yatırımlarına ihtiyaç var. Tanıtım yapamadık, iletişim eksikliği var. Düzenli bir turist kaydı tutulmuyor.” Bu şekilde sürüp gidiyor.
Sürdürülebilir Turizm
Bu durum, sadece Beypazarı’nın sorunu değil. Yerel ve bölgesel turizm üzerinden ekonomik katma değer sağlamak isteyen tüm kentsel ekonomilerin yaşadığı ve yaşayacağı bir sıkıntıya işaret ediyor. Bu kadarla kalmıyor; kent turizminin vizyon, strateji, planlama (örgütleme, programatik uygulama) ve yönetim sorunlarını ortaya koyuyor. Bu fonksiyonları başaramayan tüm kentsel ekonomiler yerel ve bölgesel turizm alanında benzer sorunları yaşayacaklar.
Daha önce Eskişehir için uyarı anlamında yazdıklarımın Beypazarı örneği ile doğrulanmasından dolayı üzgünüm: “Eskişehir, kent turizmi alanında adımlar atmaya başladı. Şimdilerde kentin yerel yöneticilerinin önünde, kentsel turizm karmasını çeşitlendirecek yeni unsurların bulunması ve değerlendirilmesi görevi duruyor.”
“Odunpazarı semtinde gerçekleştirilen konutların yüzey iyileştirmeleri önemli bir atılım dayanağı oldu. Kentin değişik noktalarında oluşturulan yeşil alanlı parklar, kent merkezinde (estetik kalitesi tartışılır olsa da) kent mobilyaları, Porsuk Çayı çevresinin daha düzenli hale getirilmesi, eğlence yerleri ile AVM’lerin açılması ve eskiye oranla tanıtıma biraz daha fazla önem verilmesi Eskişehir’i günübirlik turizm açısından ilgi noktası haline getirdi. Kentteki iki üniversitede eğitim gören öğrencilerin aileleri günübirlik turizmin öncüleri oldular. Bahar ve yaz aylarında günlük turlar için Eskişehir’i ziyaret eden kişi sayısında ciddi artış gerçekleşti.”
“Günübirlik turizmin Eskişehir’e ne getirdiğini ölçmemiz gerekiyor. Bu konuda üniversitelerin tez ve araştırma projeleri yararlı olabilir. Ama kesin olan bir husus var ki; bir günlük turizm üzerine kurgulanmış bir ekonomi ile kente gerçek anlamda katkı sağlayacak katma değer yaratmak mümkün değil. Günübirlik turizm, bir kent açısından çölde görülen bir serap gibi görünüyor. Heyecanla ona doğru koşuyorsun ama sonunda her şeyin bir hayalden (yanılsamadan) ibaret olduğunu fark ediyorsun. Söz konusu ettiğimiz hangi şehir olursa olsun; turist olarak bir günde gezmeyi başardığınız ve sizi çeken başka cazibelerin bir yerleşime yüzlerce kilometre uzaktan ikinci veya üçüncü kez neden gelesiniz ki?”
“Ne yapılmalı? Eğer Eskişehir’in yarattığı ekonomik katma değer içinde kent turizminin payı olacaksa (böyle bir niyet beyan ediyorsak) işlememiz gereken strateji belirlenmiş demektir: Günübirlik turizmi daha uzun süreli hale getirmek… Şu an mevcut olan turizm ürün ve hizmetleri bir günden uzun süreli turizmi destekler nitelikte görünmüyor. Dolayısıyla bir stratejik eylem planına ihtiyacımız var.”
Özetle; kent ekonomisinin gelişimi günübirlik turizmle olmaz. Turizm alanını kalıcı, sürdürülebilir ve katma değerli hale getirmek gerekir. Vizyona, stratejilere, planlamaya ve katılımcı örgütlenmeye ihtiyaç var. Akla ilk gelenin yapıldığı düzensiz faaliyetler manzumesi ile bu iş olmaz. Olmadığını görüyoruz.