Gürcan Banger
Pazar yerinde sebze – meyve alırken birkaç kuruş için pazarlık edenlerimiz var. Bu ritüel özellikle doğu toplumlarının sosyal kültürlerinin bir parçasıdır. Bu tür insanları kişisel düzeyde zaman, enerji ve emek kullanımında aynı eli sıkılık içinde görmezsiniz. Günün önemli bir dilimi, önemli ve acil olmayan (hatta eğlence-dinlenme bile sayılamayacak) faaliyetler için harcanır. Para konusunda gösterilen ‘tutumluluk’, diğer insani kaynakların tüketiminde gösterilmez; çoğu zaman bunları değeri bile anlaşılmamıştır.
İş dünyasının çeşitliliği içinde gözlem yapma fırsatı yakalamış olanlar, pek çok başarılı girişimcinin para kazanma, bu kaynağı elde tutma ve paranın getirisini artırma konusundaki becerilerini kişisel zaman, enerji ve emek kullanımında gösteremediklerini gözlemiştir. İlgili ara kademe yöneticileri tarafından yapılabilecek sıradan işler için stratejik zamanlarını harcayan sanayici ve tüccar örnekleri hatırlıyorum. Sosyal hayatta ve iş yaşamında çoğu kişi, kendilerini mutlu ve verimli hissettirmeyecek pek çok ıvır zıvır işle uğraşarak değerli zaman ve emeklerini tüketirler.
Roman okumak gerekli, önemli ve acil bir uğraşı mıdır? Yoksa dünyadaki teknolojik gelişmeleri izlemek mi daha önemlidir? Tüm zamanımızı yeni pazar nişleri veya muhtemel müşteri profilleri arayarak mı geçirmeliyiz? Patron, iş yerindeki bir çalışanın doğum günü kutlamasına katılmalı mıdır? Buna benzer daha pek çok soru ya da zihnimizde çelişki yaratacak kurgu üretebiliriz. Öncelikle yapmamız gereken şey, çalışma ile eğlenme-dinlenme için ihtiyaç duyulacak zaman dilimlemesini gerçekleştirmek ve her dilime ait eylemi o süre içinde yerine getirmektir. Sözünü ettiğim her zaman dilimin bir misyonu vardır. Eğlenme-dinleme (genelde iş dışı faaliyetler) zamanı, zihinsel ve bedensel olarak yenilenmek kadar kendimizi sosyal ve kültürel açıdan geliştirmek anlamına da gelir. Çalışma zamanı içinde ise kendi pozisyon ve rolümüze uygun işleri daha etkili ve verimli yapmaya çalışırız. Önemli olan nokta, söz konusu eylem için tüketeceğimiz kaynağın ekonomik, sosyal ve kişisel açılardan uygunluğunu sağlamaktır. En önemlisi de bunu farkında olarak, bilerek, seçerek ve sonuçlarına razı olarak yapmaktır.
Çok sayıda kişinin yukarıda özetlediğim sosyal zaman ile çalışma zamanı arasındaki ayrımı doğru yapamadığını gözleriz. Harcadıkları zaman-enerji-emek kaynağı ne eğlenme ne de çalışma amaçlı tüketilir. Kendi kişisel kaynak tüketme (örneğin zaman kullanımı) tarzımız üzerine küçük bir araştırma ne denli gereksiz, yararsız ve getirisi olmayan işlerle uğraştığımızı ortaya koyar. Bu amaçla bir günümüzü nasıl harcadığımızı saat-dakika olarak not almak bile ‘acı gerçeği’ görmek için yeterli olacaktır.
Maddi Olmayan Kaynaklar
Cüzdanınızdaki ya da banka hesabınızdaki paranın harcamalar nedeniyle tükenmekte olduğunu izleyebilirsiniz. Denizin durgun ya da dalgalı, havanın açık ya da bulutlu olduğunu (durgundan dalgalıya, açıktan bulutluya değişimi) gözleyebilirsiniz. Zamanın geçişini ölçek için takvim-saat gibi araçlar kullanıyoruz. Diğer yandan zihinsel odaklanma ve dikkat gücümüz ile ilgili kolayca ölçüm yapabileceğimiz araçlar yok. Bu tür maddi olmayan kaynakları kolayca tüketiyoruz; ama bu kullanımın farkında olmuyoruz.
Çok sayıda kişinin sosyal zaman ile çalışma zamanı arasındaki ayrımı doğru yapamadığını gözleriz.