Kişisel Verimlilik: Birkaç Öneri – 1
Gürcan Banger
İyi seçilmiş sloganlar başarılı yönlenmeler yaratır. Buna rağmen pek çok kuruluşun misyon ifadesi sadece “Bu da olsun, eksik kalmasın” mantığı ile oluşturulmuş anlaşılmaz bir sözcükler karmaşadır. Kuruluşun yaptığı işe, bulunduğu konuma, hizmet verdiği topluluğa, kendisi için saptadığı geleceğe uygun biçimde hazırlanmış bir misyon ifadesi gerçek anlamda bir enerji kaynağı olur. Bu durum aynı öze sahip olarak kişiler için de geçerlidir. Birey olarak yaşama ilişkin kararlarınıza, önceliklerinize, zaman ve enerji kullanımınıza rehberlik edecek bir kişisel misyon yazmaya çalışın. Sonuç ne olursa olsun yaşamdaki konumunuzu netleştirmek açısından yararlı olduğunu göreceksiniz. Bu çalışma, muhtemelen kendinize ‘çeki düzen vermek’ için bir tetikleyici de olabilir.
En yüksek önceliklerinizle doğrudan olumlu uyum göstermeyen işlere “Hayır” diyebilmek toplam performansınızı ve kişisel verimlilik oranınızı artırıcı etki yapar.
Her gün, her hafta ya da her ay; süresi her ne ise periyodik olarak yapageldiğiniz işlere dikkat edin. Bunlar arasında kişisel veya kurumsal sorumluluğunuz dışında kaldığı halde önceliklerinizle uyuşmayanlar olduğunu görebilirsiniz. Bunların bazılarından vazgeçmek, kimilerini değiştirmek ya da iyileştirmek toplam kişisel verimliliğinizi artıracaktır. Eğer verimliliğinizi etkileyen işlerde iyileştirme ve geliştirme yapmak isterseniz, (genel kural olarak) her seferinde bir tanesi üzerine yoğunlaşmak daha etkili sonuç verecektir.
Her problemin çözümü zaman, enerji ve kaynak olarak farklı gerekler oluşturur. Sorunların muhtemel sonuçları hakkındaki öngörülerimiz ve çözümü için harcanacak kaynak miktarları, problemleri küçük veya büyük olarak tasnif etmemize neden olur. Aynı zamanda probleme ve çözüme odaklaşma ve yoğunlaşma da sorunun niteliğine bağlı olarak değişir. Bu bağlamda büyük ölçekli sorunların çözümünde ayrılacak bölüntüsüz zaman ve yeterli kaynağa ek olarak etkili odaklanma gerekir. Bir soruna ‘gayriciddî’ yaklaşım, bir yandan problemin derinleşip yayılmasına diğer yandan yeni ek sorunların oluşmasına neden olur.
Nasreddin Hoca’ya atfedilen bir fıkra var. Camide vaaz vermesi istendiği bir gün, bunu yapacağını, ama herkesin bir akçe vermesi gerektiğini söyler. Cami cemaat üyeleri bu beklenmedik talep karşısında şaşırsa da; Hoca’nın “Vardır bir bildiği” deyip birer akça verirler. Hoca çok beğenilen bir vaaz verir; sonuçta herkes memnundur. Ama vaaz sonrası Hoca içi akçelerle dolu keseyi uzatarak cemaate geri dağıtılmasını ister. “Neden?” diye sorduklarında “Kişinin cebinde para olunca konuşması da bir başka oluyor” der.
Kıssadan hisse; günlük yaşantımızda kendimizi daha iyi, daha enerjili ve istekli daha etkili ve verimli olmaya aday hissettiğimiz zamanlar vardır. Bu zamanların bir kısmı biyolojik zaman yapımıza ve algımıza göre periyodik özellikler gösterir. Bu nedenle önem ve değer verdiğimiz işleri yüksek performans gösterdiğimiz zamanlara uygun olarak planlayabiliriz. Elde edeceğimiz sonuç çok daha nitelikli olacaktır.
Önemli bir noktanın altını daha çizelim. Bir iş için ayırdığımız zamanın ilerleyen bölümlerinde verimliliğimizin düşmesi olağan bir durumdur. Bu nedenle zihnen ve bedenen yenilenmek için kendinize uygun aralıklarla dinlenme arası vermeyi (ama bunu bir ‘kaytırma’ vesilesi yapmaksızın) bir alışkanlık haline getirebilirsiniz. Eğer işinizi uzun sürelerle bilgisayar başında yapmak zorunda kalıyorsanız, yazılımla bir alarm saati kurarak bilgisayarın dinlenme zamanını size hatırlatmasını sağlayabilirsiniz.