İnançları Deneyimlemek – 1

PrintFriendly and PDFYazdır

İnançları Deneyimlemek – 1

Gürcana Banger

Doğru olumlama cümleleri kullanarak kendimizi yaşamın iyi yönleriyle sarmalar, bütünleştiririz. “Güzel bir yaşamımım var”, “İnsanlarla pozitif ilişkiler kuruyorum” gibi olumlama cümleleri, hedeflerimize ulaşabilmek adına iç dünyamızda pozitif inançların güçlenmesini sağlar. Bir olumlama ifadesi oluşturmanın ilk adımı, amacımızın ne olduğunu açık biçimde belirlemektir. Bu amacı kısaca ifade ederek hatırlayabileceğimiz bir motto ya da slogan haline getirebiliriz. İfadenin şimdiki zaman ile oluşturulması önemlidir; böylece bilinçaltına bu amaca ulaşma eyleminin şimdi mümkün olduğu iletilmiş olur. Belli aralıklarla tekrarlanıp hatırlanması sağlanarak pekiştirme etkisi yaratılmış olur. ‘Ezber’ süresi içinde yapışkan küçük not kâğıtlarına yazarak (evde, ofiste) çeşitli yaşam alanlarında okunabilir hale getirebiliriz.

İnançlarımız

İnançlar, yaşam deneyimlerimizden kaynaklanan kalıplaşmış kanı ve görüşlerimizdir. Bunlardan olumlu öz içerenler; kendimiz, başka kişiler, uzak ve yakın çevremiz ile ilgili iyi ve pozitif hissetmemizi sağlarlar. Negatif inançlar ise bizi güçsüz ve zayıf olduğumuza ve olumsuz şartlarla yaşamaya ‘razı’ ederler. Eğer olumlu öz yoğunluğu olan bir inanç profili oluşturmak istiyorsak, öncelikle (yaşamın kendi akışı içinde oluşturduğumuz) mevcut pozitif ve negatif inançlarımızı ayırt edebilmemiz gerekir.

Her insan bir başkasından farklıdır. Ama duygu, düşünce ve inançlarımız açısından da asla yalnız değiliz.

Yaşamınızın bir deniz olduğunu düşünün. Herhangi bir inancınızda önüne kattıklarını bu denize sürükleyen bir nehirdir. Rejimini düzenlemek istediğimiz ‘şey’, bu akarsudur. O ırmak ki, birtakım küçük dereler, su akımları ve seller tarafından beslenir. Bu nehrin beslendiği küçük sulara benzer şekilde; bir inancın oluşmasını ve pekişmesini sağlayan bir dizi deneyim yaşarız. Yaşam denizimize (önüne kattıklarıyla birlikte) su taşıyan pozitif ve negatif inanç nehirleri var. Bu akarsuların hangi olay ve durumlarla beslendiğini fark etmemiz, her biri ile ilgili kanıtlara sahip olmamız gerekiyor.

Bir noktaya dikkat etmeliyiz. Yaşam denizimize akan bir nehir olarak “İnsanlar bana gerecekten değer veriyor” gibi bir inanca sahip olabiliriz. Bunu besleyen derelerin (kanıtların) neler olacağını bulmaya çalışacağız. Öncelikle bu küçük derelerin taşıdığı ‘şeylerin’ (mevcut zihinsel haritamızdan sübjektif olarak etkilenebilecek) değerler ve anlamlar olduğunu akıldan çıkarmamamız gerekiyor. Kimi zaman bu değerleri ve anlamları farklı biçimlerde anladığımız ve karıştırdığımız için zihnimizde yanılsamalar yaratabiliriz. Kanıtlar bizim niyetlerimizden bağımsız olmalıdır.

İnançları Deneyimlemek – 1 Kanıt Bulma Yolu

Bir inancın besleyen kanıtları bulmanın çok kolay bir yolu var. Bir hafta gibi bir süreyle gözlemler yapın. ‘Düşünce günlüğünüze’ sorguladığınız inancın kanıtı olan bulguları (olayları) not edin. Başka insanlar sizi ve söz konusu inancınızı ilgilendiren ve besleyen neler söylüyorlar? Yakın bulduğunuz kişilere bu konudaki izlenimlerini sorun ve not alın. Hangi şartlar altında olumlu görüş belirtiyorlar? Örneğin; üzerinde çalıştığınız poitif inanç ‘insanların size değer verdiği’ ile ilgili ise ‘sizin kendinizi değersiz bulduğunuza’ ilişkin duygularınızı bu çalışmanın dışında bırakmanız uygun olur. Buradaki amacımız, başka insanlar tarafından oluşturulan gerçek izlenimleri elde edebilmektir.

Bir olumlu inancı oluşturmanın, beslemenin ve pekiştirmenin yolu, buna ilişkin olarak yakınınızdaki kişilerin neden sizi ‘iyi’ buldukları konusunda görüşlerini öğrenmekten geçer. Görüştüğünüz kişi konuşma kapsamında hangi özellikleriniz nedeniyle sizi ‘iyi’ bulduğunu, beğendiğini ve takdir ettiğini anlatacaktır. Bu tür iletişim fırsatları aynı zamanda diğer insanların duygu, düşünce ve inançlar açısından hangi konumlarda olduğunu size sergileyecektir. Her insan bir başkasından farklıdır. Ama duygu, düşünce ve inançlarımız açısından da asla yalnız değiliz.

(Devamı var)

duyguguncesi hakkında

Gürcan Banger, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ mezunu. Elektrik yüksek mühendisi (opsiyonu bilgisayarlı denetim). Business philosopher. Halen iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak çalışıyor. Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net'te proje koordinatörüdür. Düzenli olarak bloglarında ( http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net ) yazıyor. Köşe ve dosya yazdığı gazete, dergi ve bloglar var.
Bu yazı Düşünce, İnanç, Kişisel gelişim, Olumluluk kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <s> <strike> <strong>