Kapitalizm ve Kâr

PAYLAŞ: ... facebooktwittergoogle_plusredditpinterestlinkedinmailby feather
PrintFriendly and PDFYazdır

Kapitalizm ve Kâr

Gürcan Banger

Facebook’ta paylaş
Twitter’da paylaş
Duygu Güncesi *** YENi ***

Şu an ortalıkta reel olarak görebildiğimiz en yaygın iş modeli, kapitalizmin serbest pazar ve kâr temelleri üzerinde yükseliyor. Bu sistemi savunan düşünürler, çok eski yıllardan beri kâr güdüsünün ekonomik sistemi dengede tutacağını savunuyorlar.

Kâr olgusu, ticaret var olduğundan beri insanlığın gündeminde yer almıştır. Dolayısıyla kâr fikri, kapitalizmden önceki dönemlere kadar gider. Kapitalizm, bir ideoloji olarak kârı kendince uygun çerçeveye oturtmuştur. Başka ideolojiler tarafından kârın yıkıcı yönleri işaret edilmesine rağmen kapitalizm, kârı kendi özgürlük ve eşitlik iddiasının bir parçası olarak görmüştür.

Liberalizm, temel ilke olarak kapitalizmi kabul eden ve kendini bunun etrafında konumlandıran bir ideolojidir. Değişik türlerine rağmen liberalizmin tüm türevleri, kendi düşünsel ve reel dünyalarını kâr olgusunu kabul ederek tanımlamaya başlarlar.

Son yıllarda devlet ve özel sektör dışında kalan toplum kesiminin, sivil toplum olarak isimlendirilmesi yaygın bir kullanıma erişmiştir. Bu kesimde yer alan sivil ve sosyal örgütlenmelere ise “sivil toplum kuruluşları (STK)” adı verilmektedir. Bizde yaygın kullanılmamasına rağmen bu örgütlerin bazı Batılı kapitalist ülkelerde isimlendirilmesi, devlet dışılığını işaret ederek “hükümet dışı kuruluşlar (non-governmental organization, NGO)” şeklinde olmaktadır. Yine liberal ekonomik politikalar uygulayan benzer ülkelerde STK’lara verilen bir diğer isim “kâr amacı gütmeyen kuruluşlar (non-profit organization, NPO)” olarak gözlenmektedir. Özellikle bu son isimlendirmeye değinmek istiyorum.

Birşeylerin yolunda gitmediğinden kuşkusu olan kapitalizm yandaşları bile; kâr ve serbest pazar konusunda olumsuz görüş bildirmezler. Kapitalizmin, kimi zaman özgürlük ve eşitlik getireceğine kuşkuyla baksalar da sadık taraftar olarak yaklaşırlar. Özetle; kârı, eşitlik ve özgürlük ideallerinin temeli olarak koymaya devam ederler. İşte; bu durumda “kâr amacı gütmeyen kuruluşlar” konusunda kafamda bir soru işareti oluşuyor. Madem serbest pazar ve kâr üzerine kurulmuş bir sistem, eşitlik ve özgürlük sağlayacak, o zaman kâr motivasyonu olmayan (kâr amacı gütmeyen) kuruluşların sistemin içinde gereği nedir! Kapitalist ekonomi ve yönetim modellerini benimsemiş ülkelerin kendi içlerinde ve ilişkide bulundukları ülkelerde STK / NGO / NPO türünde örgütlerin gelişmesini teşvik etmelerindeki mantık ne olabilir? Kâr amacı gütmeyen örgütler, kapitalist düzende ekonomik ve sosyal dengelerin oluşmasına nasıl bir katkı koyabilirler?

Bir kapitalizm yanlısı, böyle bir soruyu cevaplarken ideal kapitalist ortamında oluşmadığını tezini savunacaktır muhtemelen. Buna benzer başka açıklamalar da gelebilir.

Yukarıdaki gibi bir soru oluştuğunda; liberal düşünce karşıtı olan kişiler, STK anlayışının yukarıda anlattığım çelişki nedeniyle bir “uyutma taktiği” olduğunu, liberal ideolojilerin sınıfsal çelişkiyi zayıflatmak için toplumun içine “STK kamasını” soktuklarını savunmaktadırlar. Bu tezin tümüyle yanlış olduğunu söyleyemeyiz. Türkiye üzerinde beklentileri olan bazı devletlerin etkili olabilmek için bu tür yolları tercih ettiklerini biliyoruz.

Ama bir diğer gerçek de STK çalışmalarının yurttaş kimliğinin gelişmesine olan katkılarıdır. Sosyal göçün etkisiyle kimliksizleşen kentlerde sosyal sorumluluk sahibi bireylerin gelişmesinde STK çalışmalarının rolünü inkâr edemeyiz. Hangi siyasi kanatta yer alırsak alalım; sivil toplum çalışmalarının çok yönlü fikirsel / ideolojik çeşitliliğini göz önünde bulundurmamız gerekir.

İZLE: ... facebooktwittergoogle_pluslinkedinrssyoutubeby feather

duyguguncesi hakkında

Gürcan Banger, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ mezunu. Elektrik yüksek mühendisi (opsiyonu bilgisayarlı denetim). Halen iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik gibi konularda kurumsal danışman ve eğitmen olarak çalışıyor. Düzenli olarak kendi bloglarında ( http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net ) yazıyor. Köşe ve dosya yazdığı gazete ve dergiler var.
Bu yazı Ekonomi, İş dünyası, İş kültürü, İşletme, Siyaset kategorisine gönderilmiş ve , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>