Gündem Terör

PAYLAŞ: ... facebooktwittergoogle_plusredditpinterestlinkedinmailby feather
PrintFriendly and PDFYazdır

Gündem Terör

Gürcan Banger

Facebook’ta paylaş
Twitter’da paylaş
Duygu Güncesi
Facebook’ta izle
Twitter’da izle
Sık Kullanılanlara Ekle

Toplumsal olarak terör yabancı olmadığımız bir kavram. Örneğin 12 Eylül 1980 öncesi dönemde; terör, günlük yaşamın olağan bir parçası haline gelmişti. Cinayetlerin, saldırıların ve sokak olaylarının, medya manşetlerine düşmediği gün yok gibiydi. Medya üzerinden ülkenin ve toplumun görünümüne baktığımızda; silahlı terör düzeyine ulaşmış bir yoğun kaos ortamı göze çarpıyordu. Genel anlamda bu terörü yaratan temel unsurun, sağ ve sol arasındaki siyasal iktidar mücadelesi olduğu düşüncesi hâkimdi. Ama nihayet işin gerçek yüzünün ilk bakışta görüldüğü gibi olmadığını toplum olarak öğrenmeye başladık.

Aceleci ve kolaycı öneriler

Son 25-30 yılın terör konusunda öğrettiği en önemli derslerden birisi, özellikle silahlı terörün arka planını anlamak için aceleci ve kolaycı gerekçeler kullanmamamız gerektiği oldu. Teröre ilişkin olarak yaşadığımız süreçlerde ortaya çıkan buzdağının görünen bölümü ile kavradık ki; terörün yaratıcıları çok farklı kesimler olabildiği gibi; silahlı terör, ilk elde kavranması zor gerekçelere de dayanabiliyor.

Türkiye, Dünyanın en kritik bölgelerinden birisinde yer alıyor. Yakın Asya ve Ortadoğu diye anılan bu bölge her dönemde çok gergin ve sıkıntılı olmuş. Bölge üzerinde pek çok devletin beklentilerinin olması bölgesel kaynakların değer ve öneminde kök buluyor. Bu toprakların başta Osmanlı’nın son dönemi olmak üzere pek çok zaman diliminde savaş ve çatışmalara yönlenme geleneğini de unutmamak lazım.

Şu veya bu nedenle Türkiye’yi de içine alan bu bölge, muhtemelen terörün hedefi olmayı sürdürecek. Bu gerçeği kabul ettiğimizde; odaklanmamız gereken nokta, terörü yaratanların hangi neden ve kolaylıklarla bu rahatlığı sağladıkları olmalıdır. Bir başka deyişle; yüksek önem derecesiyle cevap arayacağımız, “Neden ve nasıl terör?” sorusudur.

Kayıtdışı ekonomi

Diğer yandan ülkedeki silahlı terör olayları incelendiğinde; buralarda kullanılan silahların çok büyük bir bölümünün kayıt dışı olduğu görülür. Demek ki; ülkeye yasa dışı yollardan ciddi miktarda silah, patlayıcı ve ilgili malzeme girişi olmaktadır. Olaylarda kullanılan kayıtsız silah ve patlayıcının bir bölümünün yurt içinde imal edildiği düşünülebilir. Ama benzer olaylarda kullanılan silah, alet, edevat ve malzemenin yüksek nitelikleri ile marka - modeline bakıldığında; bunların yasa dışı yollardan ülkeye girmiş profesyonel endüstri menşeli ürünler olduğu anlaşılır. Kısaca söylersek; ülkede terörün önünün alınmasının önemli adımlarından birisi, sınır güvenliği ve denetiminin tam olarak sağlanmasıdır. Bu konuda yeterli başarı sağlanmadan terörün önünü almak imkânsızdır.

Yasa dışı ekonominin çok değişik türleri var. Bunlar arasında en yüksek getirili olanlar arasında insan, uyuşturucu ve silah kaçakçılığının yer aldığını biliyoruz. Bu tür yasal olmayan yollarla kazanç sağlamaya çalışanlar arasında belli bir ideoloji kisvesi altına bürünmüş örgütler olduğu gibi, hedefini tamamen maddi çıkar üzerine kurmuş çeteler de var. Dolayısıyla silahlı terörü önlemenin bir diğer önemli adımı, mafya tipi çeteleşme ile her alanda mücadele etmektir.

Her silahlı terör olayından sonra yüksek sesle lanetler okuyup demeçler vererek bu tehlikeli süreci önleyebileceğimiz gibi bir hatalı görüntü veriyoruz. Hâlbuki terör, ciddi bir sorunlar yumağıdır. Yoksulluktan sınır güvenliğine, dış politikadan çeteleşmeye kadar çözülmesi gereken pek çok gerçek kaynak soruna işaret eder. Bir sorun, kaynağında çözüldüğünde çözüm kalıcı olur.

Ruha kodlanmış terör

Toplum olarak rüzgâr altındaki buğday tarlasına benziyoruz. Esene göre; gündem bir sağa, bir sola savruluyor. Yaptığımız tartışmalarda da çoğu zaman bir referans noktası olmuyor. Kavramın tam olarak ne olduğu hakkında bilgi sahibi olmadan tartışmaya katıldığımız için, çözüm yönünde bir arpa boyu yol alamıyoruz. Hâlbuki bilimsel metodoloji olarak isimlendirdiğimiz bilimin yaklaşımı, üzerinde konuşmak istediği kavramı öncelikle tanımlamakla başlar. Ancak iyi tanımlanmış ve uzlaşılmış kavramlar üzerinde sağlıklı tartışmalar yapılabilir.

Terör ve siyaset

Terör, genelde bir siyasi motivasyon içerir. Belirsizlik ve güvensizlik ortamı yaratmaya çalışır. Gizlilik özelliği bulunur. Herhangi bir ülkenin yasal güçleri dışında başka unsurlarca planlanır, düzenlenir ve uygulanır. Sivil kesimleri, güvenlik güçlerini ya da barış döneminde askerleri hedef alır. Şiddet hareketleri şeklinde eyleme dönüşür. Özetle; yukarıdaki unsurları içermeyen şiddet olaylarını ve savaşı tanım olarak terörden ayırt etmek gerekir.

Terör konusunda önemli soru, “Neden ve nasıl terör?” sorusudur. Terörün nedeni iyi anlaşıldığında; buna sebep olan kaynak sorunları tespit etmek, önlemek ve denetlemek mümkün olur. Terör sürecini doğru kavramak ise sınır güvenliğinin sağlanması, mafya türü çeteleşmenin önlenmesi gibi terörün yaratılmasındaki araçların ve mekanizmaların ortadan kaldırılmasını sağlar.

Terörün nedenlerini tespit konusunda farklı yaklaşımlar var. Bunlardan bir tanesi, terör örgütlerinin kendi veya yandaşı oldukları çizginin politik ya da ekonomik kaynaklarını, birikimlerini, avantajlarını artırmaktır. Terörün ana nedenlerinden birisi kaynak paylaşımı olmakla birlikte, terörü gerekçelendirmek için bu yeterli olmaz.

Sosyal psikoloji

Psikoloji ve sosyal psikoloji konusundaki bilimsel çalışmalar, terörün bir diğer nedeni konusunda şöyle bir yorum getirmektedir: Kişi, kendi dünya görüşünün ve siyasal söyleminin gereklerini gerçekleştirmek üzere bireysel olarak kendini bu yönlü daha güçlü hale getirmek yerine, amacını daha kolay yoldan gerçekleştirmek isteyebilir. Hele düşman olarak algıladığı kesimlerin bir tehdit oluşturduğunu düşünüyorsa; kolaycı olan yola yönelmesi çok daha kolay ve hızlı olur.

Terörün ana amacı, bir güvensizlik ve belirsizlik ortamı yaratmaktır. Bu hava yaratıldığında toplumda bir denetimsizlik duygusunun oluşacağı beklentisi vardır. Böyle belirsiz durumlar ise insanları saflara bölmeye uygun bir iklim yaratır. Eğer terörü yaratanların beklentilerine uygun biçimde bizimkiler ve ötekiler gibi bir saflaşma yaratılabilirse; terörün ateşlediği bomba hedefine ulaşmak üzere yola çıkmış demektir.

Toplumu bölmek

Terör örgütlerince yapılan açıklamaları izlediğimizde; toplumu bölmeye yönelik farklı düşman kimlikler yaratma çabası olduğu görülecektir. Terör ideolojisi; her kesime, karşı tarafa kökten düşman olmak için bellenmesi kolay gerekçeler sağlamaya çalışır. Bu gerekçeler, genelde karşı tarafın insan dışı özelliklere sahip olduğu ve yok edilmesi gerektiği yönündedir. Kötüler yok edilecek ve yalnız bizimkiler yani iyiler kalacaktır.

Çok ağır koşulları olan bir coğrafyada yaşadığımızı bilmeli; bu bölgede terörün şartlarının devam edebileceğini öngörmeli ve kaynak nedenleri ortadan kaldırmak için uzun vadeli akılcı çözümler bulmalıyız.

İZLE: ... facebooktwittergoogle_pluslinkedinrssyoutubeby feather

duyguguncesi hakkında

Gürcan Banger, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ mezunu. Elektrik yüksek mühendisi (opsiyonu bilgisayarlı denetim). Halen iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik gibi konularda kurumsal danışman ve eğitmen olarak çalışıyor. Düzenli olarak kendi bloglarında ( http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net ) yazıyor. Köşe ve dosya yazdığı gazete ve dergiler var.
Bu yazı Terör kategorisine gönderilmiş ve , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>