Üçüncü Sanayi Devrimi
Gürcan Banger
İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 4 Mayıs 2012 tarihli İstanbul Ticaret isimli gazetesinin manşeti ilgi çekiciydi: “Devlet destekli 3’üncü sanayi devrimi dönemi”. Bilim ve teknolojideki gelişmeleri yaşayarak öğreniyoruz. Elektrikli otomobiller, bilgisayarlar, fotoğraf makineleri, cep telefonları, İnternet, sosyal medya, 3D TV aygıtları ve pek çok yenilik yaşamımızda çoktan yerini aldı. Ama bir başka boyutta da (belki de zamanın daha hızlı akmaya başlamasıyla) sanayinin üçüncü devrimine ne zaman gelinebildiğini fark edemedik.
İlk İki Sanayi Devrimi
Birinci Sanayi Devrimi’nde ilk görümüze çarpanlardan birisi İngiltere’de dokuma tezgâhlarının mekanizasyona uğramasıydı. Gene bu bağlamda buhar gücü teknolojisinin basım işlerine uygulanması farklı bir gelişme oldu. Böylece 1800’lü yıllarda Amerika ve Avrupa’da kâğıda basılan gazete, dergi ve kitap iletişimin temel araçları haline geldi. Yayın yaşamındaki bu gelişmeler, bilimsel ve teknolojik gelişimi bir kez daha tetikleyerek Batının bugünkü gelişmişliğinin yapıtaşlarına katkılar yaptı. Bu arada kömürün buhara dönüştürülerek raylı sistemler sektörünün gelişimine katkı yapmasını da Birinci Sanayi Devrimi çerçevesinde hatırlamak gerekir.
Telefonla örnekleyeceğimiz elektrikli iletişim ilk sanayi devrimi döneminin sonlarına rastladı. Hemen ardından İkinci Sanayi Devrimi, 20’nci yüzyılın ilk çeyreğine denk geldi. Birinci sürecin ikinciye dönüşmesinde petrol tabanlı içten yanmalı motor bu dönemin ilk gelişmelerinden birisi oldu. Henry Ford’un seri üretim otomobili bu dönemde gerçekleşti. Fabrikaların elektrikli hale gelmesi kitle üretimine destek verdi. Artan enerji talebini karşılamak için petrol üretimi ve rafinajı konusunda önemli gelişmeler sağlandı. Kentler hızla büyümeyi başladı; gelişmiş ülkelerde ailelerin iş ve konaklama mekânları farklılaşmaya başladı.
Üçüncü Sanayi Devrimi
Büyüme, gelişme veya inovasyon her zaman olumlu sonuçlar doğurmuyor. İlk iki sanayi devriminin sonuçlarına bakılarak; dünya kaynaklarının hızla tükenmekte olduğu, doğal yaşam çevresi şartlarının olumsuz nitelikler kazandığı ve dünyanın sürdürülebilirliğinin zorlaştığı ortaya çıktı. Bu çerçeve; çevrenin korunması, kirlilik yaratan endüstrilerden vazgeçilmesi yenilenebilir enerji kaynaklarının tercihi ve enerji tüketiminin teknolojik gelişmeler aracılığı ile azaltılmasını gündeme getirdi. Üçüncü Sanayi Devrimi noktasına bu ve benzeri şartlar altında gelindi.
21 Nisan 2012 tarihli sayısında The Economist Dergisi kapaktan verdiği makalede Üçüncü Sanayi Devrimi’nin “üretimin sayısallaşması” olarak tanımlıyor. Üçüncü Sanayi Devrimi konusunda çalışan teorisyenler, bu dönemi bilişim ve iletişim teknolojilerindeki gelişme ile İnternet’in yaygınlaşmasının başlattığını ifade ediyorlar. Uyduları ve kablosuz teknolojiyi kullanan iletişim araçları, dağıtık iletişimin temellerini attı. Güneş, rüzgâr, yeraltı ve hidrojen enerjileri, sıfır emisyonlu ulaşım, yeşil ekonomi, sanayiler arası yaygın ilişkiler, sanayinin ve ticaretin küreselleşmesi gibi konular bu dönemin önemli unsurları oldu.
Üçüncü Devrimin Dayanakları
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra adımlar halinde yükselen ve 1970’li yıllardan sonra ivmesi yükselen üçüncü dönemi belirleyen bazı temel dayanaklar var. Muhtemelen bundan sonraki dönemler, bu dayanaklara ilişkin teknolojilerin aşılması ile gerçekleşecek. Üçüncü Sanayi Devrimi, etkilerini şu unsurların karşılıklı etkileşmeleri ile sürdürecek gibi görünüyor: Yenilenebilir enerjinin yaygın ve ekonomik kullanımı, binaların kendi enerjilerini üretmeleri, hidrojen enerjisinin kullanımının yaygınlaşması ve enerji depolama teknolojilerinin gelişimi, İnternet altyapısının enerji altyapısı ile birlikte çalışmasının olanaklarının gelişmesi, taşıma sistemlerinin elektrikli hale gelmesi ve bu yönlü geliştirilmesi.