Yaşam ve Ölüm Üzerine Başka Aforizmalar – 6

Yaşam ve Ölüm Üzerine Başka Aforizmalar – 6

Gürcan Banger

37: Anlamın odağında insan var. Yaşama bakışımız, onunla ilgili yeni anlamlar üretmemize vesile oluyor. Dünya ve yaşam, bizden bağımsız da olsa rotasında olmayı sürdürüyor. Dünya zamanı bizim onu anlamlandırmamızdan bağımsız olarak kendince akıp gidiyor. Kendi sonsuz yürüyüşünde, kendi bildiği gibi… Bir insan olarak bu akışı bazen yavaş, bazen hızlı gibi algılıyoruz. Onu, kendimizce koyduğumuz başlangıç ve bitiş işaretleriyle farklı şekillerde anlamaya ve anlamlandırmaya çalışıyoruz. Başa ve sona koyduğumuz işaretler, kimi zaman mutlu bazen acı anlamlar oluyor.

38: Bazıları için yaşam, sanki daha fazla fırsatlar sunuyor. Şanslıların yaşamına bardağın dolu tarafından baktığımızda, böyle yaşamlara gıpta ettiğimiz oluyor. Ama madalyonun her iki yüzünün de kendine özgü problemleri var. Bir hayal dünyasında yaşar gibi gerçekte yaşamda yer almak, pek mümkün değil. Acı ve mutluluk, sevinç ve keder, kazanç ve kayıp kolaylıkla aynı yaşamda yer bulabiliyor. Ama yaşamın tonlarını ve renklerini görebilmek bizim elimizde. Yaşamın en zor anlarında bile yaşamanın tadına varabilmek, bizim kendi gücümüzle gerçekleştirebileceğimiz bir olgu…

39: Bazen yaşamı oluşturan nesne ve öznelerin anlam ve önceliklerini karıştırıyoruz. Araç olan ile amaç, birbirinin yerini alıyor. Mutlu olmayı amaçlarken, araçlara sahip olma fikrine takılıp kalıyoruz. Dünyanın anlamı nedir? Mutlu olmak mı, sahip olmak mı? Mutluluk, her zaman sahip olmanın doğal sonucu olmuyor.

40: Mutluluğu kabul edilebilir ölçüde coşkuyla, ama acıyı mutlaka akılla karşılamak gerekir. Yaşamın devam ettiğini ve her acının bir ders olduğunu iyi kavramalı insan. Sevilen bir kişinin kaybedildiği durumda, onu sevenlerin tepkilerini dikkatle izlerim. Ölümü bile saygı ve ağırbaşlılıkla karşılayan insanlara her zaman gıpta etmişimdir. Onların, ölümün sadece bir anın bitişi ve bir başkasının başlangıcı olduğunu iyi bildiklerini ve yaşama buna göre hazırlandıklarını düşünürüm.

41: Bazen apaçık ortada duran sade gerçeği görmeyi ne kadar zorlaştırdığımızı fark ettiniz mi? Hâlbuki çoğu durumda yaşamı zorlaştırmaktan baka bir şey yapmıyoruz. Yaşamın sadeliğini ortaya çıkarmak, onun karmaşıklığı içinde boğulup kalmaktan çok daha fazla özenilmesi gereken bir insanlık hali. Kanımca yaşamın anlamını sadelikle örmüş olması onun değerini yüceltiyor.

42: Karmaşık özelliklere sahip bir dünyada yaşıyoruz. İnsan olarak mevcut olanın tümünü bilmemiz mümkün olmayan karmaşık bir evrenin ortasındayız. En azından ilk bakışta bize öyle görünüyor. Ama bu göz kamaştırıcı –kimi zaman yanıltıcı- karmaşık içinde anlamlı, değerli ve en önemlisi sade bir yaşayabileceğimiz konusunu dışarıda bırakmaz. Sadelik güzeldir.

43: İçine iteklendiğimiz tüketim kültürü, anlamlı bir sade yaşamın değerini görmemizi engelliyor. Yaşamı derinlemesine bir sadelik içine yaşamak yerine onu karmaşıklığını daha da karışık hale getirerek mutlu olmaya çalışıyoruz. Karmaşıklık adına yapılan güncel boğuşmalar, sade bir yaşamın lezzetini yok etmede etkili oluyor. Değerli yaşamınızı anlamlı bir biçimde yaşamak için kendiniz için yaşamın basit kurallarını üretebilirsiniz. Kişiler arasında bazı farklılıklar gösterebilen kurallar, adı üzerinde basit, ama yaşama anlam katma gücüne sahiptir. Kendi basit kurallarınızın zamanla bilgelik düsturuna dönüştüğünü şaşırarak görebilirsiniz.

44: Yaşam bir ilişkiler ağıdır. Böyle yoğun bir ağda var olmanın, sade ve mutlu devam etmenin ilkelerinden birisi saygıdır. Yaşamında saygıyı temel olarak kabul eden insanlar, var olmanın anlamını ve değerini yaşamaya daha yakın olacaklardır. Saygı ve buna bağlı nezaket, uzak ve yakın çevremizdeki insanlardan kendimize kadar uzanabilmelidir. Saygıyı kendine rehber edinmiş kişi, çevresi kadar kendi bedenine ve duygu dünyasına da saygılıdır.

45: Yaşam lezzettir. Bu tat olgusu, karşımıza farklı biçimlerde çıkar. Kimi zaman yaşamdan zevk alırız, bazen heyecanlanırız, kimi zaman dinginliğin farkına varmak bizi mutlu eder. Ama yaşamın bu özelliklerini görmek için onu karmaşıklık yaratan unsurlarından kurtarmak lazım. Sade yaşam güzeldir.

(Devamı var)
Paylaş:

duyguguncesi hakkında

GÜRCAN BANGER, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunudur. Aynı bölümde yüksek lisans çalışması yaptı. Elektrik yüksek mühendisi. Kamuda mühendislik hizmetleri yapmanın yanında bilişim donanımı ve yazılımı, elektronik, eğitim sektörlerinde işletmeler kurdu, yönetti. Meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptı. 2005’ten bu yana bazı büyük sanayi şirketleri de dâhil olmak üzere çeşitli kuruluşlarda iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik, stratejik planlama gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak hizmet sunuyor. Üniversitelerde kısmi zamanlı ders veriyor. Halen Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net danışmanlık ve eğitim firmasında proje koordinatörüdür. Kendini “business philosopher” olarak tanımlıyor. Düzenli olarak bloglarında (http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net) yazıyor. Değişik konularda yayınlanmış kitapları var. Çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yazıları yayınlanıyor.
Bu yazı Aforizmalar, Kişisel gelişim, Ölüm, Yaşam kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir