Yaşam ve Ölüm Üzerine Başka Aforizmalar – 7
Gürcan Banger
46: Biz dünya, dünya bizim ile yaşıyor. Diğer yandan dünyayı, ona bakış açılarımız anlamlandırıyor. Fakat zaman, bizim onu anlamlandırmamızdan bağımsız olarak kendince akıp gidiyor. Kendi bildiği gibi; bazen yavaş, bazen hızlı… Biz ise onu farklı şekillerde anlamaya ve anlamlandırmaya çalışıyoruz. Kutlama günlerini özel yapan bizim ona dokunma biçimimiz değil mi?
47: Yaşama karşı niyetimiz –bir başka deyişle bakışımız– nedir? Sıklıkla söylediğim gibi; yaşam, gerçek anlamda bir aynadır. Ona şikâyet ederek bakarsanız, o da sizden şikâyet eder. Böylece birlikte mutsuzluk sinerjisi yaratırsınız. Yaşama sevgi ile baktığınızda, tüm zorluk ve acılarına rağmen yaşam da size sevgi ile bakacaktır.
48: En sevdiklerimden birisi, Anka kuşunun ölümle yaşam arasındaki öyküsüdür. Küllerin arasından geleceğe doğru kanat çırpışı fikri, bana her zaman heyecan vermiştir. Geleceğin daha iyi ve güzel olacağının heyecanı… Yaşamın kuralı, sadece bireysel mutluluğumuzdan ve mutlu kişisel geleceğimizden oluşmuyor; ama birey olarak mutlu olmayı yakalayamadığımızda dünyaya vereceğimiz değer ve anlam da yitip gidiyor. Kendi mutluluğumuz çevremizin mutluluğu açısından ciddi katkılar yapıyor.
49: Bir şirketin tanıtım amacıyla kullandığı bir sloganı hatırlıyorum: “Sizi ilk sıraya koymak bizi birinci yapar.” Bu mottoyu sevdiğiniz bir insan için söylemeyi deneyin: “Seni ilk sıraya koymak beni birinci yapar.”
50: İnsanı kaliteli bir yaşam yolundan uzaklaştıran faktörler arasında tembelliği, kolaycılığı, kayıtsızlığı, duyarsızlığı, adamsendeciliği ve ucuzculuğu saymam gerekir. Yaşam kalitesinin odağında insanın kendisi var. Bu nedenle bireyin kaliteli yaşam savaşı, öncelikle kendini kaliteli hale getirmesi ile ilgilidir.
51: Tembellik kolay ve çekicidir. Mücadele zor görünür. Ama unutmamalı ki; kaliteli olana erişmek için emek ve zaman harcamak gerekir. Gündüz güneşin, gece ise ay ve yıldızların altında hiçbir şey tesadüfi değil.
52: Hiç kuşkusuz; daha iyi bir yaşam istiyoruz. Ama bunu daha yüksek yaşam koşulları olarak yorumlayıp toplam yaşamı değersizleştirmek ve bu amaçla yaşamı her an daha fazla ve hızlı tüketmek gibi bir lükse sahip değiliz.
53: Pek çok insan; yaşamı aktığı, gelip geçtiği gibi yaşamayı tercih eder. Pek fazla sorgulama ve değerlendirme ihtiyacı hissetmez. Bu tür kişilerin yakın çevreleri dışında kalıcı bir iz bıraktıklarını söylemek de zordur. Fakat yaşamda başarıya imza atmak ve geriye iz bırakmak isteyen insanların bu örneğe göre farklı davranmaları gerekir. İnsanın hem kendi, hem ailesi, hem de ülkesi adına büyük başarılara imza atabilmesi için zihinsel olsa da geleceği öngörüp kurgulayabilecek yönelimleri olması gerekir. Bu satranç veya tavla oynarken, rakibin bir sonraki hamlesini öngörmeye çalışmak gibi bir uğraştır. Yaşama ilişkin öngörü çabaları, sizin geleceğe daha hazır olması için uygun antrenman türlerinden birisidir. Sadece yaşamdan dersler çıkarmak yetmez; aynı zamanda gelecek tasarım ve kurguları da yapabilmek gerekir. Gelecek kurgusunu ciddiye almayan bir kişinin bitkisel bir yaşama doğru ilerlediğini söylemek yanlış olmaz.
54: Bazı kişiler, toplum içinde zayıf görünmemek için korkularını içlerinde gizlemeyi tercih ederler. Korkularını açığa çıkarıp onunla savaşmak yerine bir maske edinerek onları saklamaya çalışırlar. Korkuların içine taşındığı bir ilişkinin de sağlıklı olacağı düşüncesinde değilim. Böyle bir ilişki olsa bir uzun ömürlü olmasını beklemem. Bireyler öncelikle kendi korkularından arınmayı hedeflemeli ve bir ilişki içinde korkularının varlığına izin vermemelidirler.