Yeni Teknoloji, Doğa ve Kent – 3

Yeni Teknoloji, Doğa ve Kent – 3

Gürcan Banger

Elektronik iletişim ve İnternet öncesi dönemde mektup (mail) vardı. İnternetin ortaya çıkışıyla birlikte geleneksel mektubun yerini elektronik posta (kısaca eposta, email) aldı. Burada yeni teknoloji ile birlikte mektubun evrimleştiği, ama hâlâ geleneksel mektup formunda kaldığı algısı vardı. Elektronik iletişimin hızlanması ve kolaylaşması ile birlikte eposta kullananların gelen ileti kutuları ilgilenmediğimiz ‘şeyler’ de içeren çok sayıda posta ile doldu. Artık eposta sistemi, alınabilecek tüm önlemlere rağmen bir dezenformasyon ve kirlilik kaynağıdır. Bir çözüm olarak geliştirilen bir ileti sistemi, bir kirlilik kaynağı haline dönüşebiliyor. Bu kirliliği yok etmek amacıyla artık bilişim alanlarında “sıfır eposta” kavramı tartışılıyor. Belki de kişisel portaller veya başka teknolojik çözümler epostaya alternatif olarak ortaya çıkacak.

Yukarıda özetlenen “sıfır eposta” örneğinde olduğu gibi kentlerle ilgili bazı algılarımızı da “sıfır” kavramı etrafında yeniden yapılandırmalıyız. Bunun ilk sırasında karbon salımını sıfıra indirmek, dolayısıyla akıllı kenti her türlü kirlenme açısından “sıfır salım” merkezli olarak oluşturmak geliyor. Bu amaca yönelik olarak –uzak bir hayal gibi görünmesine rağmen– trafiğin elektrikli, sürücüsüz taşıtlara uygun şekilde düzenlenmesi bir başka olumlu örnek uygulama olur. Böylece sıfır hidrokarbon salımı yanında “sıfır kaza”, “sıfır hasar”, “sıfır yaralanma” ve “sıfır ölüm” gibi hedefler de gerçekleşme ihtimalleri ufkuna girer. Dolayısıyla teknolojilerle donatılmış akıllı kentten söz ettiğimizde aklımızdaki soru, kirlilik kaynağı olan kentsel unsurların nasıl ‘sıfır’ haline getirileceğidir. Akıllı kent vizyonunun en önemli hedeflerinden birisi her alanda “sıfır kirlilik” olmalıdır. “Akıllı kent” ve “sıfır kirlilik” yaklaşımlarını birlikte düşündüğümüzde; yeni teknolojilerle birlikte yeni “yeşil kent” olgusunun akıllı kent kavramına dönüştüğünü söyleyebiliriz.

Yapay zekâ ve iletişim temelli yeni teknolojiler sayesinde kentte üretilen ve kullanılan ürünler akıllı hale gelecek. Akıllı ve iletişebilir ürünler olumsuz durumun sezilmesi, mümkünse önleyici tedbir alınması, gerekli yerlere raporlanması ve önlemin uygulanması konularında becerili olacaklar. Akıllı ürün kavramı; akıllı giyilebilir ürünlerden akıllı binalara kadar geniş kentsel kullanım alanlarını ilgilendiriyor. Bu bağlamda akıllı kentin pazarlarında yer alan aktörler birkaç farklı role sahip olacaklar. Bu rollerin uygulanacağı tasarımdan üretime, ağ bağlantıları sağlamaktan bakım-onarım hizmetleri vermeye kadar pek çok ilgi ve çalışma alanı sayabiliriz.

Akıllı kent bağlamının en önemli unsurlarından birisi enerjidir. Akıllı kent vizyonunun yaşama geçmeye başlaması ile birlikte değişik sanayiler enerji sektörü ile birlikte kaynakları daha iyi kullanan, daha verimli ve çevre dostu çözümler üretecek. Enerji alanında dikkat çeken çözümlerden birisi “Enerji İnterneti” olarak isimlendirilen akıllı enerji ağları olacak. Henüz yaygın uygulamalarını görmemekle birlikte mikro ağlar ve özellikle elektrikli taşıtları yakından ilgilendiren enerji depolama sistemleri geleceğin yeni konularıdır. Uzayda uydular aracılığı ile derlenen güneş enerjisinin elektrik olarak dünyaya transferi gelecek hayalleri arasındadır. Tüm bu gelişmeler akıllı kent olgusunun yükselişini doğrudan etkileyecek.

Fosil yakıtlar çevre açısından sürdürülebilirlik özelliğine sahip rüzgâr, güneş ve jeotermal enerji kaynakları ile ikame edilmeye devam edecek. Enerji ekonomisinde yeni paylaşım örnekleri oluşacak. Otomatik iklim denetim sistemleri ve geri dönüşebilir malzemeler ile kentsel yerleşimlerde daha yüksek kaynak kullanım etkinliği ve verimlilik elde edilecek. Sayısal iletişim ve sanal toplantılar ve uzaktan evden çalışma gibi uygulamalar iş yeri kavramında değişime neden olacak.

(Devamı var)
Paylaş:

duyguguncesi hakkında

GÜRCAN BANGER, Eskişehir Maarif Koleji ve ODTÜ Elektrik Mühendisliği Bölümü mezunudur. Aynı bölümde yüksek lisans çalışması yaptı. Elektrik yüksek mühendisi. Kamuda mühendislik hizmetleri yapmanın yanında bilişim donanımı ve yazılımı, elektronik, eğitim sektörlerinde işletmeler kurdu, yönetti. Meslek odası ve sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptı. 2005’ten bu yana bazı büyük sanayi şirketleri de dâhil olmak üzere çeşitli kuruluşlarda iş kültürü, yönetim, yeniden yapılanma, kümelenme, girişimcilik, stratejik planlama gibi konularda kurumsal danışman, iş ve işletme danışmanı ve eğitmen olarak hizmet sunuyor. Üniversitelerde kısmi zamanlı ders veriyor. Halen Raylı Sistemler Kümelenmesi'nde küme koordinatörü ve bizobiz.net danışmanlık ve eğitim firmasında proje koordinatörüdür. Kendini “business philosopher” olarak tanımlıyor. Düzenli olarak bloglarında (http://www.duyguguncesi.net ve http://www.bizobiz.net) yazıyor. Değişik konularda yayınlanmış kitapları var. Çeşitli gazete, dergi ve bloglarda yazıları yayınlanıyor.
Bu yazı Doğa, Kent, Kent ve Kentleşme, Teknoloji kategorisine gönderilmiş ve , , , , , , ile etiketlenmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir